Sefaköy bayan escortlar

dansAdamın gözleri keyifle parladı, kadının bakışlarını yakalamaya çalıştı. Özür dilemen hoşuma gidiyor. Sonuncusunu hatırlıyor musun? Sefaköy escort özrün sonunda kendilerini öpüşürken bulduklarını unutmuştu. Her neyse, bana özür borcun yok, diye ikna etmeye çalıştı. Oysa vardı ve söylenmesi gereken her şeyi bir an önce söylemek istiyordu. O halde açıklama borcum var. Adam başını iki yana salladı. Önemli değil. Benim için önemli. Kadının sesi hafifçe titriyordu. Belki yemek bitinceye kadar beklemeliydi, ama açıklama ihtiyacı yumruk gibi göğsüne oturmuştu ve adama açılmazsa zaten onun ile geçireceği zamanın kalan kısmından hiçbir keyif alamayacaktı.

Üniversitedeyken evlendiğimi muhtemelen biliyorsundur. Peçetesini masaya bırakıp parmaklarıyla sımsıkı kavradığı şarap kadehinden büyük bir yudum aldı. Baharatlı. Ne tesadüf ki en sevdiği şaraptı. Onu yatıştıran bir etkiye sahipti. Escort Sefaköy ve ben, tamamen yanlış sebeplerden evlendik. Herkesin pişmanlıkları vardır, dedi adam kibarca. Bazılarının pişmanlıkları diğerlerinden daha fazladır diye fısıldadı onun yüzüne bakamadan. O ve ben dikkat ediyorduk ama hamile kaldım. Yani hamilelik yüzünden mi onunla evlendin?

Gerçeği itiraf etmek utanç vericiydi. Onunla evlendim, çünkü onu sevdiğime ve onun da beni sevdiğine kendimi ikna ettim. Bebeği istemedi. Aldırmanın en doğru şey olduğunu düşünüyordu. Adam sessizce sandalyesinde arkasına yaslandı. Daha fazla oturamayan Sefaköy escort bayan kalkıp salona yürüdüler, kızın beşiğinin başında durdular. Uyuyan bebeğini seyrederken yanaklarından yaşlar süzülmeye başlayınca hemen onları sildi. Adam ona başka gebelikler, başka bebekler olacağını söylemişti, ama o andaki zamanlama çok kritikti. Kadın onu dinlemişti.

Yüreğinin söylediği her şeye karşı çıkmış ve o andan itibaren yaptığına pişman olmuştu. Yıllarca bu suçluluk duygusu ve yaptığı şeyin utancıyla mücadele etmişti. İş işten geçinceye kadar o da kendisine de itiraf etmediği şey ise, aslında bu bebeği ne kadar istediğiydi. Sefaköy bayan escort kadının kocasını suçlamıyordu. Kliniğe giden kendisiydi. Onay formunu imzalayan da kendisiydi. Bütün sorumluluğu kabul ediyordu. Kadın, dedi arkasından gelerek. Ellerini omuzlarına koydu. Tamam, başka hiçbir şey söylemen gerekmiyor. Neler olduğunu tahmin edebiliyorum.